.Sakarya’nın incisi, Karasu’yu Tanıyalım.

.

Sakarya’nın incisi, Detaylı Karasu’yu Tanıyalım.

Sakarya’nın incisi, Karasu’yu Tanıyalım.

Karasu, Türkiye’nin Sakarya iline bağlı bir ilçedir. Karadeniz kıyısında yer alan Karasu, doğal güzellikleri, geniş sahilleri ve zengin tarihi ile dikkat çeken bir yerleşim bölgesidir. İlçenin tarihi, antik dönemlere kadar uzanmakta olup, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.

Coğrafi Konum ve Doğal Güzellikler

Karasu, Sakarya il merkezine yaklaşık 55 kilometre uzaklıkta, Karadeniz sahilinde yer alır. İlçenin kuzeyinde Karadeniz, doğusunda Kocaali, batısında Kaynarca ve güneyinde Ferizli ilçeleri bulunur. Karasu’nun kıyı şeridi yaklaşık 20 kilometre uzunluğundadır ve özellikle yaz aylarında yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun ilgi görür.

Karasu Plajı, bölgenin en bilinen plajlarından biridir. Karasu Plajı, ince taneli altın sarısı kumları ve temiz denizi ile meşhurdur. Bunun yanı sıra, Karasu’daki Acarlar Longozu (subasar ormanı), Avrupa’nın en büyük ikinci longoz ormanı olup, endemik bitki türleri, kuş gözlemi ve botanik araştırmaları için önemli bir doğa alanıdır. Bu longoz, denizden yaklaşık 2 kilometre içeride olup, ekosistemi ile bölgenin biyolojik çeşitliliğine katkı sağlar.

Tarihi ve Kültürel Miras

Karasu’nun tarihi M.Ö. 7. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Antik dönemde Bitinya adıyla bilinen bu bölge, çeşitli medeniyetler tarafından yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde önemli bir liman ve ticaret merkezi olan Karasu, bu dönemlerden kalma çeşitli tarihi yapılarıyla da ilgi çeker.

Küçükboğaz Gölü, tarihi ve doğal zenginliği bir arada sunar. Eski Roma döneminde önemli bir ticaret yolu üzerinde bulunan bu göl, bugün ise balıkçılık ve su sporları ile uğraşanlar için bir cazibe merkezidir.

Ekonomi

Karasu’nun ekonomisi, tarım, balıkçılık, turizm ve sanayiye dayanır. Bölgede özellikle fındık tarımı yaygın olup, Türkiye’nin fındık üretiminde önemli bir paya sahiptir. Ayrıca, Karadeniz kıyısında yer alması dolayısıyla balıkçılık da ilçe ekonomisinin temel taşlarından biridir. Son yıllarda artan sanayi yatırımları ile birlikte Karasu Limanı’nın gelişmesi de ekonomik büyümeye katkı sağlamaktadır. Özellikle otomotiv sanayisi için lojistik bir merkez haline gelen Karasu, ithalat ve ihracatta önemli bir rol oynamaktadır.

Turizm ve Tatil Yerleri

Karasu, yaz aylarında özellikle İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerden gelen ziyaretçilerle dolup taşar. İlçenin temiz plajları, deniz ve doğa tutkunlarına hitap eder. Karasu’da ayrıca doğa yürüyüşleri, kuş gözlemi, kampçılık gibi doğa turizmine yönelik birçok aktivite yapılabilmektedir. Maden Deresi gibi doğal güzellikler de bölgede trekking yapmak isteyenler için cazip noktalardan biridir. Maden Deresi, şelaleleri, mağaraları ve doğal havuzlarıyla ünlüdür.

Ulaşım

Karasu, ulaşım açısından oldukça elverişli bir konuma sahiptir.

Sakarya şehir merkezine karayolu ile bağlantısı bulunmaktadır. İstanbul’a olan yakınlığı (yaklaşık 200 kilometre) ve yeni Kuzey Marmara otoyol projeleri ile ulaşım daha da kolay hale gelmiştir.

Ayrıca, Karasu Limanı’nın gelişmesiyle birlikte deniz yolu taşımacılığı da ön planda yer almaktadır.

Sonuç olarak, Karasu hem doğal güzellikleri hem de zengin tarihi ile dikkat çeken bir ilçedir. Turizm potansiyeli, ekonomik faaliyetleri ve coğrafi konumu itibariyle Karasu, Sakarya’nın ve Karadeniz bölgesinin önemli merkezlerinden biri olmaya devam etmektedir.

Karasu Sahilden Görüntüler.

.

Videolu Karasu’dan Görüntüler.

.

Haritada Karasu’nun Yeri

. https://www.facebook.com/reel/561857940301592 İlçe Nüfusları

Sakarya’nın İncisi Karasu ve Kocaali’de Hangi Güzellikler Gizli?

Üç Gezerler ile Sakarya’nın saklı cennet köşeleri Karasu ve Kocaali’yi keşfetmeye hazır mısınız? Bu videoda, Karadeniz’in berrak sularından geniş plajlarına, doğayla iç içe huzur dolu alanlara kadar Karasu ve Kocaali’nin sunduğu eşsiz güzellikleri birlikte geziyoruz. Acarlar Longozu’nun büyüleyici doğasını keşfederken, çilek bahçelerinde çilek toplamanın keyfine varıyoruz.

Sahil yürüyüşlerinden lezzet duraklarına, bu iki harika beldenin tüm gizemlerini ortaya çıkarıyoruz. Siz de Karasu ve Kocaali’deki keşiflerimize katılın ve Sakarya’nın incilerini bizimle birlikte keşfedin!

Karasu, Marmara Bölgesi’nde, Sakarya iline bağlı bir ilçe. Doğusunda Kocaali, güneyinde Hendek, güneybatısında Ferizli, batısında Kaynarca ve kuzeyinde de Karadeniz ile çevrilidir. Marmara Bölgesi’nin Batı Karadeniz ile birleştiği yerde, Sakarya’nın kuzeyinde yer alan ilçe toprakları hafif dalgalı alçak alanlardan oluşmuştur. Karadeniz kıyısındaki düzlüklerin gerisinde hafif eğimlerle yükselen alanlar, bu alanların güneyinde de dalgalı düzlükler bulunur. Ancak birkaç yıl içerisinde kıyı bölümlerinin bir kısmına dalgakıran yapılarak akıntı kısmi engellenmiştir. Karasu’nun eski yerleşim yeri Küçük Karasu köyüydü. Köyün etrafındaki bataklıklardan dolayı Karasu denilmiştir. Halk çıkan salgın hastalıktan sonra bugün Karasu merkezi olan İncilli Mahallesi’ne yerleşmiş ve burası Karasu adını almıştır. İlçe topraklarını Sakarya Nehri sulamaktadır. Sakarya’nın taşıdığı alüvyonlarla vadi tabanlarında ve denize ulaştıkları kesimlerde verimli düzlükler oluşturur. Acarlar, Akgöl ve Küçükboğaz Gölleri ilçedeki belli başlı göllerdir. Sakarya il merkezine uzaklığı 50 km, yüzölçümü ise 788 km2dir. İlçede, MÖ 3. yüzyılda başlayan Bithinya Krallığının egemenliği MÖ 1. yüzyıldaki Roma yönetimine kadar sürmüştür. Roma’nın Optimation Theması’nın sınırları içerisindeki Sakarya bölgesi zaman zaman Arap istilalarına uğramıştır. 11. yüzyılın sonlarında Selçuklulardan Artuk Bey’in buradaki Romalıları yenmesi ile yöre Selçuklu Hanedanının eline geçmiş. Ama 1072’de yeniden Romalılar yöreye hakim olmuşlardır. Bunun ardından 1097’de Haçlıların, Danişmendlilerin, Anadolu Selçuklularının ve İznik’te merkezi kurulan Nicea İmparatorluğunun yönetimine girmiştir. 1322’de Orhan Gazinin komutanlarından Konuralp tarafından Osmanlı Devleti topraklarına katılmıştır. 1888 yılına kadar, “Pazarsuyu” adıyla Kastamonu’ya, sonrasında İzmit’e bağlanmıştır. 1954 yılında Sakarya ilinin kurulmasıyla, bu ile bağlı ilçe olmuştur. En eski tarihi eserler Sakarya nehri kıyısındaki günümüze ancak temel kalıntıları kalan, Karapınar ve Akkum köyleri arasındaki Karasu Kalesidir. Bugün fındıklıklar içinde kalan kaleden geriye fazla bir kalıntı kalmamıştır. Roma döneminde Sakarya nehir ulaşımının güvenliği için yapıldığı düşünülmektedir. Eski adı “İncilli” olan Karasu, 19. yüzyıl sonlarında bağımsız İzmit Mutasarrıflığının Kandıra kazasına bağlı bir nahiye idi. Evliya Çelebi, Seyahatnamesi’nde Karasu’dan; “Bundan 300 sene evvel Karasu Köyü’nde kurulmuştur. İzmit Sancağı’nın Kandıra Kazası’na bağlı bir kasabadır. Halkı çoğunlukla kömür taşımacılığı ve balıkçılık yapmaktadır” diye söz etmektedir. 1898 yılında Karasu’da çinko ve kurşun bulunmuş ve 1. Dünya Savaşı’na kadar işlenmeye devam etmiştir. Karasu tarihinde İpsiz Recep Emice ismi önemli bir yer tutar. Aslen Rizeli olan İpsiz Recep Kurtuluş Savaşında Karasu’yu kendine karargâh yapmış, Millî Mücadeleye önemli katkılarda bulunmuş milis yüzbaşıdır. İpsiz Recep Kurtuluş Savaşı sonrası Karasu Yenimahalle’ye yerleşmiş, burada vefat ederek, Ulu Camii Mezarlığına defnedilmiştir. Cumhuriyet döneminde bataklıklar kurutulmuş, Kafkasya ve Balkanlardan gelen göçmenler yöreye yerleştirilmiştir. 1940’larda başlayan ve hâlen devam eden Doğu Karadeniz’den aldığı göçlerle hızla büyümüştür.

TARİHİN TOZLU SAFLARINA GÖMÜLEN ASIRLIK GİZEM Karasu, denizaltıcılık tarihinin çok az bilinen ama bir o kadar da ilginç bulunan olaylarının altı başoyuncularından biri olan U-20 denizaltısını sularında misafir etmektedir. İkinci Dünya Savaşı sıralarında Romanya, 1944 Ağustosu’nda taraf değiştirip Almanya’ya savaş ilan edince, gemiler Karadeniz’de mahsur kaldı. Almanlar, bunların açık denizde batırılması emrini verdi. Bu gemilerden biri olan U-20 gemisi, Sakarya’nın Karasu ilçesi açıklarında mürettebat tarafından batırıldı. U-20 adlı denizaltının batığı, sahilden 2,5 kilometre açıkta kule derinliği 18 metredir. U-20, 2. Dünya Savaşı sırasında Hitler’in emriyle Tuna’dan Karadeniz’e indirilen denizaltılardandı ve yine Hitler’in emriyle batırıldı. Karasu’da denizin 23 metre altındaki denizaltı 1944’ten beri Karadeniz’de batık halde durmaktadır. Sakarya Nehri’nin denize döküldüğü yerin açıklarında 35 derecelik açıyla iskeleye (sol tarafına) yatık duran 43 metre boyunda, 4 metre eninde olan 270 tonluk denizaltının torpido kapakları ve periskopu da açık durumunda. U-20 denizaltılarından günümüze sadece 1 tane kaldığı, parçalanmadan battığı ve sığ sularda olduğu için oldukça iyi korunan U-20’nin geçmişe ışık tutmak için iyi bir hazine olduğu söyleniyor. Alman batığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığından alınan izinle Temmuz 1994 yılında, Karasu açıklarında yapılan tatbikat sırasında keşfedildi. Bu tarihten sonra yapılan detaylı çalışmalarla dalış turizmi için yeni bir merkez durumuna gelmiştir. Mürettebatı ölmeden denizaltıyı terk ettiği için savaş mezarı sayılmıyor bu sebeple batığa serbestçe dalış yapılabiliyor.